Şimal
Şimal - Fatma Küçükabadayı
Aşkla nefret arasındaki bıçak sırtı çizgide yürümek, kader defterine, tıpkı bedenine bıçakla kazınsa da çıkmayan izler gibi silinmez harflerle yazılmıştı…....
Eski Tüfeklerin Sonbaharı-Emin Karaca
Nâzım Hikmet, "Belki Ben" şirinde, görmeyi arzuladığı devrimi, "o gün" şeklinde tanımlayarak şöyle diyordu: "Belki ben o günden çok daha evel: köprü başında salanarak bir sabah...
Baba Bizi Hiç Sevmedin Ki-İbrahim Balcı
Baba Bizi Hiç Sevmedin Ki - İbrahim Balcı
“Nuh diyor peygamber demiyordu babam vurdukça vuruyordu. “Babacığım, babacığım” diye ağladıkça “Kes lan ağlama” diye bağırarak
vurduk...
Kendi Hayatını Yaşa
Kendi Hayatını Yaşa - Özlem Çelik
Keyifle okuyacağınız bir romantik komediye hazır mısınız ?
Şimdi dürüst olma zamanı. Hangi kadın, ‘’Muhteşem geri dönüşün ‘’ hayalini kurmadı ?
Ya dreadlo...
Ali'nin Gemileri
Ali’nin el salayıp , öpücük gönderdiği gemiler bazen Marmara ‘dan İstanbul Boğazı’na girip, tehlikeli bir yolculuktan sonra Karadeniz’e açılıyorlardı. Gemilerin seyri bazen de tam tersi oluyor, Kara...
Tarihe Yön Veren Aşklar-Erdem Yücel
Tarihe Yön Veren Aşklar - Erdem Yücel
Bazen başımıza taç yaptığımız, bazen yerdiğimiz, bazen de kıskandığımız kadının çağlar boyunca kendine özgü bir yeri ve anlamı olmuştur. ...
Eski Tüfeklerin Sonbaharı-Emin Karaca
Nâzım Hikmet, "Belki Ben" şirinde, görmeyi arzuladığı devrimi, "o gün" şeklinde tanımlayarak şöyle diyordu: "Belki ben o günden çok daha evel: köprü başında salanarak bir sabah...
Şimal
Şimal - Fatma Küçükabadayı
Aşkla nefret arasındaki bıçak sırtı çizgide yürümek, kader defterine, tıpkı bedenine bıçakla kazınsa da çıkmayan izler gibi silinmez harflerle yazılmıştı…...
Evlilik Anonim Şirketi-Özge Doğar
"Hiç beklemediğin bir semolina, çat! diye darmadağınık hayatının ortasına, hiç izin alma zahmetinde bad blood bulunmadan, sana bir can daha eklenivermişti. Hem de öyle bir yere ekle...
Osmanlı tahtına sahip olmak, geceyle gündüzü aynı anda yaşamaktır. Gündüzleri nefes kesen sofralar kurulurken önüne, geceleri bir yılan gibi boynuna sarılan urgan kesebilir nefesini… Gündüz önünde el pençe divan dur...