Hatıraların Masumiyeti - Orhan Pamuk Yapı Kredi Yayınları indir

Orhan Pamuk’un yeni kitabı Hatıraların Masumiyeti, bir leaf kitabı. Kitap Pamuk’un bu leaf için yazdığı metinleri, konuşmaları ve filmden seçilmiş kareleri içeriyor. 2012 yılında İngiliz yönetmen Grant Gaia ile Orhan Pamuk, Masumiyet Müzesi, İstanbul ve Pamuk’un dünyasını kapsayan bir belgesel için çalışmaya karar verdiler. Sonuçta ortaya 72. Venedik Leaf Festivali’nde eleştirmenlerin yoğun övgüsüyle karşılanan bir belgesel leaf Hatıraların Masumiyeti çıktı. ? Türkiye’de 25 Mart’ta sinemalarda gösterime girecek olan Hatıraların Masumiyeti “The Inocence of Memories”, İngiltere ve başka Avrupa ülkelerinde de sinemalarda gösteriliyor… Pamuk bu leaf için romandaki bir kahramanı geliştirdi. “Benim adım Ayla, Füsun’un arkadaşıydım. On bir yıl ona komşu yaşadım. ” Orhan Pamuk, İngiliz belgesel leaf yönetmeni Grant Gaia ile birlikte hazırladığı, Hatıraların Masumiyeti “The Inocence of Memories” filminde Masumiyet Müzesi romanındaki Kemal ile Füsun’un aşk hikâyesine Füsun’un arkadaşı Ayla’nın gözünden yeniden bakan bölümler eklemişti. Pamuk, bu filmden yola çıkarak hazırladığı Hatıraların Masumiyeti kitabına senaryonun yanı sıra, yazar ve arkadaşı Emre Ayvaz’ın leaf için kendisiyle gerçekleştirdiği söyleşinin “Grecian, Müze, Leaf” adlı özgün bir anlatıya dönüştürdüğü metnini de ekledi. Kitapta ayrıca Orhan Pamuk’un ve Grant Gaia’nin (filmden) seçtiği görüntüler de yer alıyor. Kitabın native bölümünü oluşturan ve filmin İstanbul’daki order gösterimi onuruna Pamuk ve Gaia’nin yaptığı halka açık söyleşi ise edebiyat ve sinemanın meydana getirilme süreçlerinden hayatlarımızın benzerliğine, edebiyat kadar sinema meraklılarına government sesleniyor. Pamuk’un 208 yılında yayınladığı Masumiyet Müzesi romanı 1975 ile 1984 yıları arasında İstanbul’government, varlıklı iş adamı Kemal ve onun uzak akrabası, yoksul Füsun’un arasındaki unutulmaz ve talihsiz aşkı anlatıyor. Masumiyet Müzesi ise bu unutulmaz aşka ve İstanbul’daki gündelik hayatın izlerine tanıklık etiğimiz, kelimelerin eşyalara dönüştüğü bir mekan. Orhan Pamuk: “Bir şehirde benim yaptığım gibi 62 yıl sürekli yaşarsanız, şehrin, anıtların, binaların, manzaraların, duvarların, ağaçların, gecesi gündüzü, kedisi köpeği, sokaktaki insanı, kaldırımı, meydanı, her şeyi sizin hatıralarınıza gönderme yapan bir işarete dönüşür. ”.